El ke toka a cudyo, le paga el dyo
Katledilen Savcı Doğan Öz, Ankara Cumhuriyet Savcı Yardımcısı iken dönemin başbakanına rapor göndererek, araştırmaları sonucu cinayet işleyen ülkede gizli bir örgüt olduğunu saptadığını söylüyordu. Doğan Öz: “Amaç faşist düzeni ve bütün unsurlarıyla yürürlüğe koymaktır” deyip CIA ve MOSSAD’dan da bahsediyordu. Doğan Öz’ün o raporu tam olarak yayınlansın. Doğan Öz’ün katili belli, katilin patronları da belli. Patronlarının İsrail’le bırakın siyasiyi ticari ilişkileri bile açıklanmadı daha. İsrail’in marifetlerini eleştirmek yasaktır bu ülkede. Anti-semitizm tuzağına, çirkinliğine düşmeden, anti-siyonist olmak gerekiyor. Bu ikisi sürekli olarak medya tarafından karıştırılır. Ben, bir Türk olarak Türkçülüğe karşıyım, Türke değil. İkisi arasındaki fark bu kadar basittir. Peki İsraEL, neden bu son katliamı yaptı? Daha doğrusu neden bu kadar rahat olarak bunu yapabiliyor? “el ke toka a cudyo, le paga el dyo” (Cudyo’ya dokunanı Tanrı cezalandırır) Ulaş Bardakçı ve Mahir Çayan da bu özdeyişe sadık kalınarak öldürüldü. El, İbranice Tanrı demek. İsraEL günümüzde Tanrı’nın yerini almış olarak kendisini görür. Kendi vicdanlarında, vatandaşlarına karşı böyle meşruiyeti var işte. Anti-semitizm insanlıktan çıkmadır, anti-siyonist olmak ise bugün artık insan kalabilmenin gerek şartlarından birisidir.
TAYFUN ER/yeni Harman yazarı