14 Ocak 2008 Pazartesi

CIA ve Etnik Halklar - Halid Özkul

CIA ve Etnik Halklar


Modern Sömürgecilik-Emperyalizm (Tekelci Kapitalizm) çağı ile birlikte gerçek anlamında ön plana çıkan emek-sermaye uzlaşmaz karşıtlığı ile beraber, egemen ve hegemonya sahibi sınıflar; mücadeleyi özünden saptırmak için en uygun hareketin, halkları sınıf olarak biraraya getirmemek olan, aksine kendi içlerinde birbirlerini kırdıracak olan, milliyetçi ve dinsel ayrılıkları körüklemek olduğunun bilinci ile ön plana çıkarmışlardır. Özellikle, geri kalmış toplumlardaki barbar(göçebe) kastik-aşiretler ya da soycul-etnik milliyetler bu hareketlerin en aranır mayası olmuşlardır. Bu toplulukların içlerinden emperyalistler ile işbirliğine hazır feodal ve küçükburjuva lümpen unsurlann yanısıra bunların içlerine sızdırılan ajan ve provokatörler, ortamı mali-oligarşilerin istediği yönde olgunlaştırmışlardır. Arzu edildiği gibi sınıfsal öz unutturulmuş ve halklar bölünüp asıl amaç doğrultusuda yönetilir hale sokulmuşlardır.


Britanya İmparatorluğu bu hareketleri bir plân doğrultusunda uygulayan ilk sömürgeci güçtür. Afrika'da anti-sömürgeci kabile ayaklanmalarını kırmak için kendi eğittikleri "devrimei"leri bu kabilelerin kurmayları arasına sızdırmışlar, son aşamada ajan-provokatörün yer ve zamanı hazırlanmış tuzağa kitleleri itmesi ile kabile liderleri imha edilmiş; kitleler on yıllarca sürecek örgütsüzlüğe ve yılgınlığa itilmişlerdir. Naziler İse bunu modern bir sisteme uygulayan ilk militer-güç olmuştur. Ayrılıkçı-milliyetçi etnik topluluklardan ilk para-militer unsurları onlar yaratmışlardır. Nazilerin "GİZLİ ORDU" adı altında örgütledikleri azınlık askerleri olan "Hîwis"ler 1943 yılı başında bir milyonu bulmuştu: 110 bin Türkistanlı (az sayıda Özbek), 110 bin Kafkas (Gürcü-Azeri), 40 bin Tatar (Kınmh), 60 bin Kazak, 30 bin Çeçen ve Kalmuk Türk süvari bölüğü, 2 "Vlassov" tümeni (Ku-ban Kazakları ağırlıklı), 27 bin Litvanyalı, 5 Baltık tümeni (Leton-Eston), 2 SS tümeni (Beyaz Ruslardan), 20 bin D. C. A. (Ukrayna) askeri, 10 bin denizci vb. Bu "Ostruppen" (Doğu Kuvvetlerinin görev Bandenkrİeg (Çete Savaşı) yani kontrgerilla taktikleri ile KONTRA faaliyet göstermekti. Bu da ilk olarak Rus Çarlık gizli servisi Ochrana tarafından Örgütlenen paradox-militer unsurların ("Kara Yüzler") yaratımının daha geniş kapsamlı uygulamasıdır.


Amerikan emperyalizmi, II. Yeniden Paylaşım Savaşı sonrası bünyesine aldığı eski Naziler aracılığı ile bu sistemi daha da geliştirdi. Bunun en tipik örnekleri Vietnem Savaşı sırasında ortaya çıkmıştır. Çünkü, Asya etnik halk topluluktan açısından çok zengin ve karmaşık bir mozayiğe sahiptir. Hindi-Çini Asya da dinler ve milliyetler açısından aynı yapıya sahipti. CIA'nın ön-araştırmalar ve bilimsel analizler için finanse ettiği "National Geographic" daha 1950'li yılların ikinci yansında bu bölgeye girmiş ve çalışmalar yapmıştı. Bir CIA kurumu olan "Uluslararası Kalkınma İçin Birleşik Devletler Ajansı" (AID) tarafından hazırlanan geniş kapsamlı bir program etnik halk topluluklanna ve ilkel dağ kabilelerine/aşiretlerine yöneltilmişti ...


Çin-Vietnam sınınnda yer alan Nung milliyetine üye insanlar Vietnamca bilmiyorlardı. Ayrıca Tao ve Man etnik grupları (Man Trang, Man Tien azınlıkları), ayrıca Tayı azınlıkları ile Hmong kabileleri yaşıyorlardı, özellikle Ho Chi Minh "Zafer için birlik, daha büyük bir zafer için daha büyük bir birlik", Maraşel Vo Nguyen Giap "Vietnam bir bütündür, parçalanamaz" sloganları ile bu bölgede Vietnamca öğretimine ağırlık vermişlerdi. "Ho Amca", bizzat Nung milliyetine üye çocuklara Vietnamca dersler veriyor, onlara milli lisanı öğretiyordu. Buna karşın ABD Yankee İmparatorluğu devletinin baskı aygıtı olan CIA ve onun vurucu gücü Delta Özel Birliklerine üye para-militer görevliler, Çin'den Vietnam'a gelen logistik yardımı engellemek için bu halklara karşı böl-yönet programlannı yaşama geçiriyorlardı. Bunlann en tipik örnekleri HMONG'lardı.


Kökenleri 4257 yıl önceki (1974 yılına göre) Çin metinlerinde bulunan Hmonglar Çin (Güneybatı), Vietnam (Kuzeybatı), Laos (Kuzey) ve Thailand (Kuzeydoğu)da yayılmış bir halk topluluğudur. Moğolca aksanı ile farklı bir kültürel unsur taşıyan, dağlı halk özelliklerine sahip, "Barbarik" bir halk olan Hmonglar kelime anlamı ile "Özgür Adamlar" (Free Men), 2,5 milyonu Çin'de, 1 milyonu-da diğer ülkelerde yaşıyan bu halk, 19. y.y.da Hindi-Çin'e doğru kaymışlardır. Bunun nedeni, Çinlilere karşı 1775'de bağımsız bölgelerinde vermiş oldukları savaşlardan yenilerek güneye doğru sürülmüş olmalarıydı. Vietnam'a gelen Amerikalı danışmanlar ve CIA görevlileri 1961 başından itibaren "Dağ Kabileleri" programına "özel" ilgi gösterdiler. Hmonglar'a olan özel ilgi ise, onların Çin'den Vietnam'a gelen meşhur "Ho Chi Minh Yolu"nun üzerindeki stratejik bölgede yerleşmiş olmalarıydı. Bu gerçeği, National Geographic, Amerikalıların Vietnam'dan çekilmeyi kabul etmesinden iki ay sonra ve Vietnam yenilgisini belgelemelerinden sekiz ay önceki sayısında (January 1974. Vol. 145, No.l, p. 82-111) yayınladığı haritanın üzerinde açıkça gösteriyordu. Hmonglar CIA tarafından silahlandırılmış ve gizli bir ordu olarak örgütlenmelerinde danışmanlık yapmıştı. İlk kapsamlı kontragerilla örgütlenmesidirler. Kuzey Vietnam'a gönderilen ABD'li pilotlar, Kuzey Laos'taki gizli CIA üssü -Hmong Operasyon bölgesinde Hmong gerilla ordusu ile hem Pathet Lao'ya karşı hem de Kuzey Vietnam'a karşı seferler düzenliyorlardı. Sözüm ona bu "ulusal(!)-devrimci(?)" Hmonglar "Hmong Bağımsızlığını ilân etmek, milli marşa, milli bayrağa ve ülkelerinin bütününe sahip olmak" için döğüşüyorlardı. Hmonglar buna inanmış, inandırılmalardı. Onlar için "Yanan Dağlar" (burn the mountain) bir özgürlük simgesiydi. "Uluslararası Kalkınma İçin Birleşik Devletler Ajansı" (AlD) tarafından hazırlanmış ve CIA danışmanlarınca uygulanan bir program dahilinde yönlendiriliyorlardı. Çiftçilere afyon ekimi öğretiliyor ve denetleniyordu. 1966 yılında liderleri General Vang Pao bir bağımsız Hmong Devleti için çağrı yaptıysa da başarısızlığa uğramıştı. (İlginçtir ki, General Vang, bu çağrıdan sonra "Başkan Pao" olarak çağrılır olmuştu).


Hmong çiftçilerine ektikleri afyonun kilo (2.2 pounds) başına 50 dolar ödeniyordu. Afyonun, eroine dönüştürülerek elde edilen satış fiatı ise New-York'da 20 bin dolardı (1974). Bölgeye o zamanki adı ile CIA'nın Continental Air Services-CAS (Kıtalararası Hava Servisleri), şimdiki adı ile Air America'nın C-46'ları yiyecek, ilâç ve gereç gibi "insani yardım"(!)ları paraşütle atıyordu. CIA-AID tarafından şevklendirilen Hmongizs, kendilerini bir millet (nation) olarak nitelendiriyorlardı. 1974'den sonra geride kalanlara Laos ve Vietnam yetkilileri siyasal brifingler, teknik devrim üzerine seminerler. Laos (Vietnam) tarihi üzerine seminerler tertip ederek siyasal-kültür gelişmeleri için yardımcı oldular. Fakat, liderlerinin önderliğinde büyükçe bir grup, Cl\-Majîa işbirliği içindeki kavgalarını noktalamadılar. Hmong kabilesinin bu üyeleri, Dünya'nın bir başka ucunda yıllar sonra, Nikaragua'da yine CIA tarafından yönetilen operasyonlarda nice savunmasız insanı katletmişler, vazife yapamaz hale geldiklerinde de kaderleriyle başbaşa bırakılmışlardır. Kuzey Vietnamlılara karşı örtülü bir savaş sürdüren CIA'nın Laos'daki eylemlerinde görev almış General Richard Secord'da yine onlarla beraber bu KONTRA harekatında boy göstermiştir.


Bir başka örnek; "Altın Üçgen"de faaliyet gösteren Dünya'nın en büyük uyuşturucu patronlarından Khun Sa'nın "Burma Uyuşturucu Krallığı"nın çocuklardan kurulu ordusu koruyamamış, Burma ordusu Ho Mong köyündeki karargahını ele geçirmiştir. Yıllarca CIA'nın kanatlan altında faaliyet gösteren Khun Sa, denetlediği topraklarda yaşayan Shan etnik halk topluluğunun bağımsızlık mücadelesine destek veriyor, kendisininde "uyuşturucu tüccarı" değil, Shan halkının "siyasi lideri" olarak tanımlamıştır. "Başkan Sa", onlara ilginçtir ki, bir de "sarı-yeşil-kırmızı" Shan bayrağı icat etmiştir. Ordusunun arması içinde bir de "yıldız" eklemiştir. Ailelerin ellerinden küçük çocuklarını zorla alarak kendine ordu kuran, "lider"in macerası Dünya'nın yeni bir hegemonya savaşına girmesi ile son bulmuştur. Uyuşturucudan yaptığı serveti ile kayıplara kansan 61 yaşındaki Khun Sa, ömrünün sonunu yine krallar gibi karşılayacaktır. Halka ise yine sefalet ve acılar kalmıştır...


Aynı oyun Nigaragua'nın içinde, ülkenin doğusunda, Karaip Denizi kıyısı ormanlarının yerli halkı olan Miskitolar üzerinde CIA tarafından tekrar senaryolaştınlmıştır. Miskito bölgesi Kontralar için insan kaynağı olması üzerine Sandinista hükümeti otonom bir reform programı hazırlayarak bu kaynağa gönüllü darbe indirmiştir. Bunun üzerine, Kontralar, köylü gençleri, bir CIA paradox-militer taktiği olan, silah zoruyla saflarına katmaya ikna etme yolunu seçmişlerdir. CIA'nın kurmaylığını yaptığı kontra saldırılarında, 150'den fazla çocuk ölmüş, 9 bin köylü yaşamını yitirmiştir. 900 okul saldırılar sonucu kapanmıştır, bunların 360'ı ilkokuldur. 17 okul ise tamamen tahrip edilmiştir. 250 eğitim görevlisi öldürülmüştür. Bunlann 17O'i öğretmendir. 180 öğretmende kaçırılmıştır. 150 tanm kooperatifi kapatılmış, 11 kreş tahrip edilmiştir. Bunun sonucu Miskitolar, Miskito Kontra gücü KISAN'ı varlıklarını tehdit eden gerçek unsur olarak görmeye başlamışlardır. KISAN'ın silâh zoru ile Honduras'a göç ettirdiği Miskito\ai ise gönüllü olarak kitlesel bir biçimde Nigaragua'ya geri dönmüşlerdir. KISAN kitleleri aldatmak için ise kendine "Maocu" ideolojiyi kılıf olarak geçirmiştir...CIA'nın Dışişleri Bakanlığı'na paralel olarak Kongre'nin yardım miktarını arttırması için hazırladığı bu senaryonun bir parçası da İnsan Haklan Uluslararası Ligi'nin hazırlamış olduğu düzmece raporlar olmuştur.


Yine Asya'ya dönersek; "Altın Hilal" olarak adlandırılan Asya'nın ikinci uyuşturucu merkezi olan Afganistan, Pakistan, Kaşmir hattında Pathan azınlığının borusu ölmektedir. XlX.yy.'da Batı Hindistan'ı (Pakistan) işgal eden İngiliz sömürgecileri Afganistan sınırındaki dar ve uzun bir bölgeyi, bölge halklarına ihanetlerinin mükafatı olarak müslüman Pathanların özerk yönetimine bırakmışlardı. O günden bugüne kendi bölgelerinde aşiret yasalarını uygulayan Pathanlar için, kan davaları ve kısır bölgelerarası kanlı savaşlar yaşam tarzıdır. Pathanlar için iki üretim tarzı vardır. Biri tarımda haşhaş üretip, esrar olarak işleyip satmak. İkincisi, küçük atelyelerde orjinal bütün silâhların taklitlerini yaparak satmak. Afgan savaşında, CIA'nın önemli müttefiklerinden olan bu etnik halk, şimdi de Pakistan'da yeşermeye başlayan terörün kilit topluluğudur.

Emperyalist militarizmin kurmayları, besledikleri ya da sonradan içine sızarak elegeçirdikleri ve KONTRA operasyonunda görevlendirdikleri (dolaylı) bu ÖRTÜLÜ MUHAREBE örgütlerine "devrimci" ideolojik kılıf geçirmeyi de unutmamışlardır. Böylece, "bir taşla iki kuş" vurmuşlardır. Hem amaçlarına ulaşmış hem de gerçek devrimcileri siyasal olarak yıpratmışlardır. Bu Dünya çapındaki
"Kutsal Sermayenin Anti-Komünist Haçlı Seferi" için biçilen ideolojik kılıf, Amerikalı demokrat lisanbilimci-yazar Noam Chomsky'nin dediği gibi; Maoist ekol kültürü, konservatif (veya neo-liberal) düşünce ile arasındaki anti-sovyetizmden doğan yakınlık ve birinden diğerine kolayca geçilebilmesi ilginç bir kültürel olay olsa gerektir...


Günümüzde bunun en tipik örneklerinden birini CIA-Mafia-Kontra üçgeninin yamaçlarında dolaşan Peru'daki "Maocu" Aydınlık Yolu gerillaları olan Perulu Aydınlıkçılar vermektedir...Şili'de sözüm ona Pinochet diktatörüne karşı yayın yapan Şilili "Maocu" Aydınlık dergisine belgelerin, "Yeni Dünya Düzeni"ne ayak uydurmamak için direnen Pinochet'i köşeye sıkıştırmak amacı ile CIA tarafından verildiğinin ortaya çıkması ve Dünya basınında (Le Monde) yer alması yine ilginçtir. Angola'daki UNITA, Güney Afrika'da eski ırkçı iktidarlarca devrimci "Afrika Ulusal Kongresi"ne karşı elaltından desteklenen Zulu kabilesinin örgütü INKATA. Hepsi burjuvazinin emeğe karşı sürdürdüğü gizli savaşının birer "Truva Atları"dırlar. Bu örgütlerde Çin tarafından desteklenmişlerdir. Bir kabile örgütü olan UNITA'yı, Angola halkının büyük çoğunluğunun desteklediği MPLA'ya karşı savaşmak üzere Çinli askeri uzmanlar ile CIA görevlilerinin beraberce eğittikleri ortaya çıkmış, Avrupa basını tarafından belgelenmiştir.


Geçmişde de olduğu gibi bugünde radikal hareketlerde istediği istikrarsız-kaossal zemini bulan egemen sınıflar yollarına devam etmektedirler. Devrimciler, ortodox (ilkesel köktenci) tedbirler almadıkları sürece de devam edeceklerdir...